Blog

İş Dünyasına İlişkin İlham Verici İçerikler

İK Yöneticileriyle 3 Soru 3 Cevap (Zeynep Ceren ENÇ - Ferrero Çikolata Manisa Fabrikası İnsan Kaynakları Müdürü )

12 Haziran 2019 Çarşamba

Röportajımız için konuğumuz olan Ferrero Çikolata Manisa Fabrikası İnsan Kaynakları Müdürü Zeynep Ceren ENÇ'e teşekkür ederiz.

Keyifli okumalar.

İK'nın gelecekteki gündemini sizce hangi konular oluşturacaktır?

Şu sıralar yönetim makalelerinin en popüler konuları yapay zeka, “şeylerin interneti” (internet of things), dijitalizasyon ve sosyal medya. Amerikalı ünlü yönetim düşünürü Michael Porter, her ne kadar dijitalizasyon konusunun abartıldığını, rekabetin doğasının halen aynı olduğunu belirtse de bu konuların her departmanın ve özellikle insan kaynakları departmanın önceliklerini değişltirdiği oldukça açık. Bu değişimlerin ana başlıklarını ben şu noktalar olarak görüyorum:

  1. Değişen ihtiyaca uygun yeteneğin bulunması,
  2. Yeteneğin tutundurulması
  3. Endüstri 4.0 ortamında makineler ile iletişimi artan insanın psikolojisinin yönetimi ve
  4. Tüm bunları yönetebilecek “çevik” IK’cıların yetiştirilmesi.

Birinci ve ikinci konuyu beraber ele alırsak, yazılım mühendisliği, kodlama, otomasyon gibi alanlarda duyulan ihtiyaç giderek artıyor ancak bu alanlarda mezun veren okul sayısı ve bu alanlarda yetkin ve deneyimli personel halen az. Bu yeteneği bulmak bir maharet; bulunduğunda ise tutundurmak ayrı bir maharet. Sorumluluk alma, uzun saatler kendisine verilen konularda çalışma, sıkıcı konulara dahi odaklanabilme yetenekleri sınırlı olabilen bu grubu şirkette tutmak ve tutundurmak iyi yönetilmesi gereken, IKcılar olarak eski iş yapış kurallarımızın artık geçerli olmadığı bir alan. Üçüncü konu olarak belirttiğim endüstri 4.0 konusunda ise özellikle cobot’lara değinmek istiyorum. İnsan ile beraber çalışan makineler. İş arkadaşınız bir makine. Yorulmak bilmiyor. İşi yavaşlatma ya da yöneticinizi çekiştirme konusunda bir arzusu (ya da bu şekilde bir “kodlaması” diyelim) yok. Bunun insan psikolojisi üzerindeki etkisi ne olacak? Bu henüz bilinmeyen ve araştırılması gereken bir alan. İşte tüm bu bilinmeyenler denkleminin ortasında da İnsan Kaynakları çalışanları olacak. Esnek ve farklı kabiliyetlere sahip, durumsal davranabilen IK’cılar yetiştirmek gerekecek. Hepimiz için güzel bir keşif olacağına inanıyorum.

Yetenekli işgücünü çekebilmek için firmaların üstüne düşen görevler nelerdir?

Yetenekli işgücü firmadan önce ürün ya da hizmetine bakıyor. Ürün ya da hizmetin müşteri gözündeki algısı nedir? Firmanın piyasadaki duruşu, topluma yaptığı katkı ve dönüş ile ne noktada? Çevre bilinci, sosyal sorumluluk projeleri var mı? Dolayısı ile headhunter firmalara verilen paraların “firma algısı” (employer branding) ve kurumsal sosyal sorumluluk projelerine harcanması taraftarıyım. Önce piyasaya sunulan ürün/hizmetin algısı ölçülmeli.

Tüm bunlar ile beraber yetenek olarak görülen tüm kişilere iyi ücret ödenmesi, iyi yan menfaatler sunulması, mentorluk/koçluk/şirketin ödediği tatiller/fazla mesai karşılığı ücretsiz izin gibi çalışanın özel hayatına duyulan saygının da ön planda olduğu esnek yan menfaatler sisteminin önemine inanıyorum. Esnek yan menfaatler sisteminde her çalışan kendi ihtiyacına göre menfaat paketi seçebilmekte. Herşeyin kişiselleşebildiği bir ortamda elbette tüm kazanç paketi de kişisel olmalı.

İş arama sürecinde olan orta ve üst kademe yöneticilere neler tavsiye edersiniz?

Kariyere ilk başlanılan dönemde deneyim edinmek, bilgi ve beceriyi arttırmak odakta iken, kariyerin ilerleyen basamaklarında kurulan iletişim ve ilişkiler ile kendini doğru tanıtma ve ifade etme çok büyük önem taşıyor. Dolayısı ile orta ve üst kademelerde iş arama sürecinin en önemli katalizörü tanıdıklarınız.

Bunu bir torpil gibi görmemek gerek, sizin hakkınızda beraber çalıştığınız yöneticileriniz, iş arkadaşlarınız, tedarikçileriniz, müşterileriniz neler söyler; gözlerinde nasıl bir imajınız var bunu öğrenmek ve buna vakit ayırmak gerekli. Dolayısı ile ilk tavsiyem network’e, iletişim ve ilişki geliştirmeye zaman ayırmak olur.

İkinci tavsiyem ise eski iş yapış tarzlarına sıkı sıkıya bağlanmamaları, her türlü yeniliğe açık olmaları. Trendleri, yenilikleri takip etmeleri, İngilizceyi çok çok akıcı konuşmaları, farklı profil, kültür ve tarzdan çalışanlar ile uyum içerisinde çalışacak kişilik özellikleri geliştirmeleri.

Yabancı firmaların aradığı en önemli özelliklerden biri ise burada güvenilebilirlik; her türlü bilgiyi (yapılan hatalar dahil) açıklıkla aktaracak açıklıkta olmak.